............AŞK
Aşk'ı en güzel ne tarif edebilir? Tabi ki de şiirler. Peki şiiri canlandırmak kime düşer. Hayır okuyucuya ya da yazara değil. Bence şiiri en güzel canlandırabilicek sanat tiyatrodur. Oyuncu bir de duygu yüklüyse zaten izlediğiniz oyunun hiç bitmemesini istersiniz. Dünya üzerindeki en güzel duygulardan birisidir aşk. Şiirse onu nakış işler gibi dokur insanların kalbine; tiyatro da gözler önüne serer bu güzel serüveni. Fakat dikkatimi çeken bir şey var oyunlarda. Nedense hiç bir oyun mutlu sonla bitmiyor. Birbirini seven taraflardan birisi mutlaka hayatını kaybetiyor. Ya kızın babası asil bir kral oluyor, erkek fakir bir genç; ya da tam tersi. Ne hikmetse bir türlü bu iki genç birbirine kavuşamazlar. Peki neden hep böyle oluyor diye düşündünüz mü? Ben düşündüm ve buldum. Gerçek hayatta da kimse birbirine kavuşamıyor ki oyunlarda ya da şiirlerde kavuşsunlar. Tiyatro hayatı insanların gözleri önüne seren bir sanat dalıdır ve hayatta da hiç bir aşık birbirine kavuşamadığı için oyunlar hep kötü sonla bitiyor.Bana "Hadi canım ordan. Oturduğun yerden konuşuyorsun, çevremizde bir sürü birbirine kavuşmuş aşık var." diyebilirsiniz. Ama ben size şunu sormak isterim, çevrenizde birbirine aşık dediğiniz insanların hangisi acaba Leyla ile Mecnun, Aslı ile Kerem vs. kadar birbirlerini saf ve temiz olarak sevmekteler.

AŞK. Üç harfli bir kelime gibi görünse de içinde ne anlamlar yatıyor. Yada bu illete kapılanlar için ne manaya geliyor bu üç harf. "Aradığım aşkı, gerçek aşkı buldum." diyen insanlar çok gördüm, duydum. Ama devamını getirebileni görmedim.

"Başını iki elinin arasına almış, boşluğa bakan, sarhoş birisini görürsen bil ki o aşıktır."

Komedi oyunlarının bile konuları aşk üzerinedir dikkat ettiyseniz. Çünkü aşk tiyatronun vazgeçemeyeceği konulardandır. İnce ince işleyeceği bir konu.

Oyunlarda ki aşkları bizim yakalayamamamızın sebebi ise çok basit. Hani çok klasik bir laf vardır. "Devir artık değişti." işte bu söz herhalde size herşeyi ifade eder. İzlediğiniz o en büyük aşk oyunları hep 17. yy da yazılmış oyunlardır. Ozamanlar insanlar ne para pul, ne ekmek kavgası, ne de çıkar peşindeydik. Bazen o çağlarda yaşamayı çok istiyorum. Sebebi ise çok basit. Biraz düşünürseniz hepiniz kolayca bulabilir ve bana hak verirsiniz.

Aşk hakkında yazıcak okadar çok şey var ki ne internethaberin bana ayırdığı web alanı yeter bunu yazmaya ne de benim ömrüm.

Varın gerisini siz düşünün.







Not: AŞK BİR SU DEĞİLDİR, ÇÜNKÜ HİÇBİR AŞK BİR SU GİBİ SAF VE TEMİZ DEĞİLDİR.