Sahnede Eugene O'Neil'ın piyesleriyle adını duyuran, ardından da Watergate Skandalı'nın anlatıldığı 'Başkanın Bütün Adamları' ve 'Julia' gibi önemli Hollywood filmleriyle ünlenen Oscar ve Tony ödüllü Amerikalı oyuncu Jason Robards, 78 yaşında kansere yenik düştü.

Ünlü oyuncu Jason Nelson Robards Jr'ın oğlu olarak 1922 yılında Chicago'da doğan Robards, babasının kariyerine rağmen önceleri oyunculuğa fazla ilgi göstermedi. Los Angeles'taki Hollywood Lisesi'nde profesyonel atlet olma yolunda çeşitli spor dallarıyla ilgilenen Robards, 1939 yılında mezun olduktan sonra ABD Deniz Kuvvetleri'nde anlaşmalı olarak görev aldı. Pearl Harbour'da Robards da vardı. Pasifik'te hizmette bulunurken O'Neill'in oyunlarını okuyan Robards, oyunculuğa niyetlenince, babasının ısrarıyla 1946 yılında Amerikan Dramatik Sanatlar Akademisi'ne kaydoldu. Robards, böylece başarılı sanat yaşamına başlamış oldu.

İşe tiyatroyla başladı

Kariyerine 1950'li yıllarda tiyatro sahnesinde başlayan Jason Robards'ın sahnedeki ilk tecrübesi bir çocuk tiyatrosundaydı. D'Oyly Carte'ın prodüksiyonu 'The Mikado'da ve 'Stalag 17'de yönetmen asistanı olarak çalıştı. 1953 yılında Broadway dışı sayılan Greenwich'te 'American Gothic' isimli oyunda küçük bir rolü vardı.

Özellikle Nobel ödüllü yazar Euguine O'Neill'in yazdığı oyunlar, Robards'ın yaşamının satır başlarını oluşturuyor. Ama Broadway'de en iyi oyuncu dalında bir Tony, Hollywood'da ise iki Oscar kazanan oyuncu, bu ödülleri O'Neill'in eserleriyle kazanmadı. 1959 yılında F. Scott Fitzgerald'ın 'The Disenchanted' isimli romanından sahneye uyarlanan oyundaki rolüyle Tony'ye ulaştı. 1977 ve 1978 yıllarında art arda havaya kaldırdığı Oscar ödülünü, 'Başkanın Bütün Adamları' filminde The Washington Post'un baş editörü Benjemin C. Bradlee'yi, 'Julia'da da birçok oyununda rol aldığı tiyatro yazarı Dashiell Hammett'ı başarıyla canlandırarak kazandı. Yine de adı Euguine O'Neill'le anılmaya devam etti. O'Neill, daha Robards sahneye çıkmadan 1953 yılında ölmüş olsa da isimleri sıkça aynı cümle içinde kullanıldı.

Robards'ın tiyatro sahnesinde ve beyazperdede, kaybeden ve acılı insanları başarıyla canlandırmasının en büyük nedeni, kendi yaşamında da zor koşullar içinde yaşamak zorunda kalmasıydı. Robards beyazperdede umutsuzluğun pençesinde, duygusal olarak iflas etmiş insanın yüzüydü. 1972 yılından bu yana ciddi bir içki problemi olan ünlü oyuncu, 'The Iceman Cometh'in film versiyonundaki rolünü kaybettikten sonra içkili araba kullanınca California yolunda korkunç bir kaza geçirdi. Ölümden dönen Robards, bu kazadan sonra içki tedavisi gördü.

Kazalar, şanssızlıklar, alkol...

Marlon Brando Arzu Tramvayı'ndaki Stanley Kowalski karakteriyle nasıl özdeşleştirildiyse Robards da Julia Tyrone karakteriyle özdeşleştirildi. Harold Clurman'ın 'A Moon for the Misbegotten' filminden sonra yazdığı eleştirideki gibi, Robards, kendi yaşamını unutmuş ve kendini Julia'nın derisiyle kaplamıştı.

İlerleyen yaşına rağmen oyunculuğa ara vermeyen Robards, 1994 yılında New York'taki Roundabout Theatre'da Harold Pinter'in 'No Man's Lan' isimli oyununda sahneye çıktı. Bir sonraki sezon da yine Roundabout'da Harold Pinter'in 'Moonlight' oyununda ölmek üzere olan bir adamı ve Brian Friel'in 'Molly Sweeney'inde kör bir kadına yaşam umudu veren bir doktoru canlandırdı.

Rol aldığı filmlerden ve Hollywood'dan pek de memnun değildi anlaşılan. Bir röportajında 'Bir an önce mümkün olduğunca çok para kazanıp Broadway'e döneceğim' demişti. Broadway'e döndü dönmesine ama kimi zaman Hollywood filmlerine de hayır demedi. Robards, en son geçen yıl Paul Thomas Anderson'ın 'Manolya' filminde bir şov yıldızının (Tom Cruise) ölüm döşeğindeki babasını canlandırdı.

Tam 4 kez evlenen ve 6 çocuğu bulunan Jason Robards, son yıllarında son eşi Lois ile Fairfield yakınlarında sakin bir yaşam sürüyordu.